Albert Şveytser: Redaktələr arasındakı fərq

Silinən məzmun Əlavə edilmiş məzmun
Enver62 (müzakirə | töhfələr)
kRedaktənin izahı yoxdur
Enver62 (müzakirə | töhfələr)
kRedaktənin izahı yoxdur
Sətir 9:
Hep insanlığa doğrudan xidmət etmek üçün böyük bir istek duyan Şveytser, 1904'te tesadüfen Paris Misyoner Topluluğu'nun yayınladığı bir dergide Fransız kolonisi [[Qabon]]da çalışacaq doktor arandığını okudu. Bu ilan üzerine yaptığı araştırma onu, "beyaz adamın" "siyah adama" yaptığı kötülükler ve haksızlıklar üzerine düşünmeye sevk etti. Uzun süredir kendini adayacağı bir insanlık hizmeti arıyordu. Yetimhane kurma ve benzeri girişimleri bürokratik engeller yüzünden gerçekleşememişti. [[Misyonerlik|Misyoner]] çalışmalara hiçbir zaman ilgi duymamıştı; Afrikalılara vaaz vermeye niyeti yoktu ancak doktorluk yaparak beyaz adamın onlara verdiği zararı telafi etmeye çalışabilirdi. Afrika, o yıllarda kara kıta olarak anılıyordu; Avrupa'dan Afrika'ya gitme yürekliliğini gösteren araştırmacı ve misyonerlerin çoğu orada hastalanarak yaşamını yitiriyordu. Buna rağmen Avrupa'daki konforlu yaşamını terkederek Afrika'da doktorluk yapmaya karar verdi. 1905'te dostlarına ve akrabalarına yazdığı mektuplarda tıp eğitimi almaya başlayacağını ve istikamatinin Afrika olduğunu söylüyordu. Bu değişikliğin nedenini ise artık elleriyle çalışmayı arzulaması, yıllardır kelimelerle uğraşmaktan ve sevgi dininden bahsetmekten bıkmışlığı, artık onu uygulamaya geçirmek isteği olarak açıklıyordu. Çevresi onun bu düşüncelerine olumsuz tepki verdi. Kendisini anlayan ve destek olan tek kişi o yıllarda yakın bir arkadaşı olan Helen Bresslau idi.
 
Tüm itirazlara ve tepkilere rağmen ŞveytseŞveytser 30 yaşında tıp eğitimine başladı; 38 yaşında eğitimini tamamladı. Ne var ki tüm hayatını Paris Misyoner Topluluğu'nun ilanındaki ihtiyaca cevap vermek üzere yeniden düzenlediyse de göreve talip olduğunda geri çevrildi. Geri çevrilmesinin nedeni, onu bu göreve almanın Misyoner Topluluğu aracılığı ile Afrika'ya gitmek isteyecek ve yerlilierin kafasını karıştıracak başka liberaller ve radikal kişilere örnek olmasından duydukları kaygı idi. Topluluk, bu gerekçe ile ona maddî destek olmayı reddetti. Bu tavır, Şveytseri yıldırmadı. Bu sefer ücret karşılığı bu göreve talip olan bir doktor olarak değil de, kendi kaynakları ile profesyonel hizmetlerini sunan bir doktor olarak yeniden başvurmayı planladı. 1912'de-ci ildə Şveytser ile evlenen, hemşire olarak kendini yetiştiren Helen Bresslau, gönüllü olarak ona eşlik edecek; hastane kurmak için gelir sağlama kampanyasını sürdürecek ve ilk 2 yıl tüm masrafları üstlenecekti. Yardımcı olabilecek arkadaşlarının listesini yaptılar. Eğer para toplayabilirlerse, topluluk kendilerine hiçbir masraf getirmeyecek projeleri için onları reddedemeyecekti. Sekiz yıl seyahat hazırlığı ile geçti. Üniversitedeki görevini bıraktı. Uzun dönemli konser anlaşmalarını iptal etti. Küçük bir arkadaş grubunun desteği ile hazırlıklarını sürdürdü. Sonunda, çalışmalarının kesinlikle topluluğun misyonuna zarar vermeyeceğini kabul ettirebildi. 1913'te Gabon'daki Lambaréné'de bir hastane kurmak üzere eşi ile beraber yola çıktı.
 
Çift, sağlık hizmetleri vermeye bir toyuq hinində başladı, zamanla yeni binalar qurdu. Xəstəxana yüzlerce hastaya hizmet verir hale geldi. Lambaréné'e gelişlerinden 1 yıl sonra [[I Dünya Müharibəsi]] başladı. Almanya vatandaşı olarak bu Fransız kolonisinde düşman kabul edilmekteydiler. Savaş esiri olarak Fransa'ya götürüldüler. Götürüldükleri yer ülkenin güneyinde, bir zamanlar akıl hastanesi olarak kullanılan ve ressam [[VanVinsent van Qoq]]'un da intiharından önce 4 il kaldığı bir mekandı.
 
Şveytse və xanımı [[1918]]-ci ildə Alsacea dönə bildiler və 1919-cu ilin başında qızları Rhena doğuldu. Alsaceda Şveytserin annesi, birlikdə olduğu pek çok genç ölmüş, her yer yakılıp yıkılmuştı. Karı-koca Schwetzer'in ikisinin de sağlığı bozuktu; bir zamanlar yıldız öğretim üyesi ve öğrenci olduğu Strausbourg Üniversitesi'nde Schweitzer'i hatırlayan yoktu ve maddî açıdan zor durumdaydılar. Ne var ki İsveç'te Uppsala Üniversitesi'nde onu hatırlayan birisi çıktı ve 1920'de ders vermek için ailesi ile birlikte İsveç'e gelmek üzere bir davet aldı. Orada, 1915'te geliştirdiği yaşama saygı felsefesini hakkında ilk defa resmi konuşma yaptı. "İnsanın ahlakı insanla bitmemeli, evrene yayılmalıdır; bir parçası olduğu büyük hayat zincirinin yeniden farkına varmalıdır. Tüm varlığın bir değeri olduğunu anlamalıdır. Hayat, bencil veya düşüncesizce hareketler nedeniyle yok edilemeyeceği gibi daha yüce bir değer veya amaç için de feda edilemez."
 
[[İsveç]]də [[Afrika]] deneyimlerini anlatan bir konuşma turu yapmak teklifi alması üzerine borçlarını ödeyebildi ve bu konuda bir kitap yazarak Afrika'ya yeniden dönecek parayı kazandı. Fakat 1924'te Afrika'ya döndüğünde sağlık durumu iyi olmayan eşi ile kızı ona eşlik edemediler, ancak sık yazışmalarla ilişkilerini sürdürebildiler. Çocukluğunda babasını pek az görebilen Rhena, büyüyüp kendi çocukları olduğunda onlarla birlikte Afrika'ya gitti ve hastanenin laboratuvarında babası ile birlikte çalıştı. Rhena, babasının ölümünden sonra da hastanenin yönetimini üstlendi. Hastanede gönüllü çalışan Amerikalı doktor David Miller ile evlendi ve 1997'de ölümüne kadar Georgia kırsalında onunla yaşadı.